Şaar Aşamayım Havrası:
Şaar Aşamayim Havrası, Yahudi cemaatinin Kemeraltı yerleşimi dışına yayılmaları sonucunda Alsancak'ta yerleşen Yahudilerin ibadet mekânı olarak inşa edilmiştir. Alsancak semtinde 1390 Sokak'da 7 numarada bulunan bu havra günümüzde Beit İsrail Havrası'ndan sonra en yoğun kullanımı olanıdır. Yapıldığı günden itibaren devamlı olarak restore edildiğinden ve ihtiyaca göre değişikliğe uğradığından orijinal durumu tam olarak bilinememektedir. Şaar Aşamayim Havrası sefared havralarından olmadığı için İtalyan etkisiyle yapılanmıştır ve kilise tarzında, lineer bir plan şemasına hâkimdir. Yapının ana mekânına bahçeden çıkılan merdivenlerle ulaşılmaktadır. Mehizah bir üst katta asma kat şeklinde hekal duvarının karşısında konumlanmaktadır. Zemin kat yapının müştemilatı olarak kullanılmaktadır. Şaar Aşamayim Havrasının yapım sistemi diğerlerinden farklılık göstermektedir. Yapı betonarme olarak inşa edilmiştir. Bölücü duvarları tuğladır. Yapı üç katlıdır. Zemin kat tek kat yüksekliğinde, birinci ve ikinci katlar ise tek bir hacim olarak inşa edilmiştir. Tavanları ahşap kaplama olup, yapının çatısı ahşap konstrüksiyondur. Havranın çift tevyası bulunmaktadır. Tevyayı taşıyan platform ve tora dolabı bir bütün olarak yarı açık mekân niteliğinde hekal duvarında yer almaktadır. Tevyalar iki basamakla yükseltilmiş bu platformun üzerinde yer almaktadır. Yapının tavanları yenilenmiştir. Havranın iç mekânına kırmızı renkler hâkimdir. Havranın iç mekânı seferad havralarında olduğu gibi bezemeler açısından zengin değildir. İzmir havralarının kimliğinin geleceğe aktarımı kapsamında korumanın ilk adımı olarak belgeleme çalışması yapılmış ve günümüze kadar gerek korunarak gerekse birçok müdahaleler geçirerek gelmiş olan havralar bu makale kapsamında tanıtılmıştır. Kentsel kimliğe çok önemli katkıları bulunan söz konusu dini yapıların gerek kaderine terk edilmişlik, gerekse yaşam koşulları ve cemaatin nüfusunun azalmasına bağlı olarak kullanımlarının farklılaşmasıyla yok olma tehdidi altında oldukları gözlenmiştir. Korumada ekonomik faktörün oldukça önemli olduğu dikkate alınarak, finans sağlayacak, kültüre sahip çıkacak kuruluşlara ve halkın desteğine gereksinim vardır.
Bu yapılar sadece bulundukları alan ile değil, çevreleriyle bir bütün oluşturmaktadırlar, özellikle Kemeraltı Havra Sokağında bulunan havra yapıları bir doku bütünlüğü oluşturmaları açısından ve İzmir’in en eski havraları olmaları bakımından önem taşımaktadırlar. Bu bağlamda alınacak kararlarla bu yapıları çevreleriyle korunması kapsamında önlemler alınmalı, projeler geliştirilmelidir. Karşıyaka Belediyesi tarafından Kal Kadoş Havrası için uygulanan yeniden işlevlendirme projesi fonksiyon seçimi bakımından tartışılabilir olmasına rağmen yapının yeniden kullanılması açısından iyi bir örnektir.