İzmir’de Gastronomi Turizmi:
Gastronomi turizmi çok eskiye dayanan bir olgudur. Binlerce yıl önce ipek ve baharat yollarıyla ticaret yapan, baharatlara, zeytinyağına ve şaraba ulaşmak için çaba harcayan insanların yerini, günümüzde bu işin ticaretinden ziyade deneyimi ve zevki için tercih eden insanlar almışlardır.
Gastronomi turizmi endüstrisi içinde gastronomi üzerine uzmanlaşmış seyahat acentelerini ve rehberleri, gastronomi ile ilgili medyayı, televizyon programları ve dergileri, seyahat yazarlarını, gastronomi ile ilgili aktiviteleri, şarap üreticilerini ve şarap bağlarını, çiftçileri ve üreticileri de düşünmek gerekir. Bu anlamda gastronomi turizmi potansiyeli açısından İzmir, son derece zengin değerlere sahiptir. Bu zenginliğin önemli göstergelerinden birisi İzmir’e özgü coğrafi işaretli ürünlerin gittikçe artan sayısıdır. Ödemiş Patatesi, Bozdağ Kestane Şekeri, Ege Sultani Üzümü, Güney Ege Zeytinyağları, Ege İnciri, Bergama Kozak Çam Fıstığı, İzmir Lokması ve İzmir Şambalisi, İzmir’in “Coğrafi İşaret”e sahip lezzetlerinden belli başlılarıdır.
Gastronomi turizmi amacıyla İzmir’e gelen turistlere yöresel ürünleri, yiyecekleri, içecekleri, bölgeye ait yöresel yemekleri deneyimleme, çeşitli şarap türlerini tadım yapma imkanı sağlanmaktır. Yöreye özgü meyve şaraplarının yanı sıra, üzüm şarabı üreten tesisler bu hizmetlerine ilaveten konuklarına üzüm bağlarını gezme, şarap üretimini gözlemleme, tadım yapma ve hatta konaklama imkânı sunabilmektedir. Ayrıca, turistlerin ilgisini çekecek olan yerel yiyeceklerin, yöresel yemeklerin sergilendiği çeşitli yöresel pazarlar, festivaller, fuarlar, gastronomi turları ve tadım etkinlikleri düzenlenmektedir. Bunlardan bazıları;
- Alaçatı Ot Festivali,
- İzmir Boyoz Festivali,
- Seferihisar Yöresel Ürünler Pazarı
- Tire Salı Pazarı
- Kiraz Festivali
- Kavacık Üzüm Festivali
- Zeytin Festivali
- Mandalina Festivali
- Karaburun Nergis Festivali
- Emiralem Çilek Festivali
- Girit'ten Tire'ye Lezzet ve Kültür Festivali
- Urla Uluslararası Enginar Festivali
- Geleneksel Urla Bağbozumu Şenlikleri
- Gurme İzmir- Ekoloji ve İzmir Organik Ürünler Fuarı
- Zeytin, Zeytinyağı, Süt Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı’dır.
Gastronomi turizmi; yaygın olarak yöresel mutfak ve yemeklerle ilgilidir. İzmir mutfağı ise uzun tarihi geçmişi olan bir mutfaktır. İzmir ve yöresinin yemekleri çeşit açısından son derece zengin olup, Ege, Akdeniz ve Anadolu mutfaklarının özgün bir bileşimidir. Yörenin bitki örtüsünün yanı sıra, çok kültürlü toplumsal yapısının bu oluşumda etkisi büyüktür. Çünkü İzmir tarih öncesi devirlerden beri pek çok uygarlığa ev sahipliği yapmıştır. Uzun tarihsel süreç boyunca farklı kültürlerle yaşanan etkileşim, Ege ve özellikle İzmir’de nesiller boyunca mutfak kültürünü zenginleştirerek, çeşitlendirerek, çoğaltarak günümüze kadar taşımıştır. İzmir’in ve içinde barındırdığı her kültürün izlerini taşıyan, Rum, Boşnak, Arnavut, Girit, Sefarad, Levanten, Anadolu ve Yunan mutfaklarının etkisiyle harmanlanmış bir mutfak kültürüne sahip olduğu düşünüldüğünde “İzmir Mutfağı”nın kendine özgü yapısı ile gastronomi turizminde özel bir yere sahip olduğunu söyleyebiliriz.
İzmir mutfağı denince akla sağlıklı, insanı fazla yormayan, hafif yemeklerden oluşan bir mutfak gelir. Bu mutfağının temelini balık, zeytinyağı, ot ve sebze yemekleri oluşturduğundan, zengin İzmir mutfağı lezzetinin yanı sıra sağlıklıdır da.
Tüm Ege’de olduğu gibi İzmir yemek kültürünün de en temel unsuru öncelikle zeytinyağıdır ve öyle ki etli yemekler, sebze yemekleri, pilavlar, dolmalar ve kızartmalar zeytinyağı ile pişirilir. Ayrıca zeytinyağı çiğ olarak da baharatlarla çeşnilendirilerek farklı peynir türleriyle birlikte tüketilir.
Ege ve Akdeniz’de zeytinyağı tarih öncesi dönemlerden beri üretilmiş, kullanılmış ve ticareti yapılmıştır. Urla İlçesi’nde geniş bir alana yayılan Klazomenai antik kenti kazılarındaki buluntular, bu bölgede zeytinyağı ticaretinin uzun yıllardan beri yapılageldiğini göstermektedir. Klazomenai zeytinyağı fabrikasının da içinde yer aldığı “işlikler bölgesi” günümüzün küçük sanayi sitelerine benzer biçimde, kentin dışındaki bir alanda yer almaktaydı ve zeytinyağı ticareti Ege’den Akdeniz’e kadar tüm ticari yerleşimler arasında yoğun olarak yapılmaktaydı. Urla Klazomenai antik kenti kazı alanı içerisinde, günümüzden 2600 yıl önce işletilmekte olan Anadolu'nun bilinen en eski zeytinyağı işliğinin (fabrikası) orijinal yeri halen durmakta ve ziyaret edilebilmektedir.
Otların da İzmir mutfağında ayrı bir yeri vardır. Bahar mevsimiyle birlikte İzmir ve çevre ilçelerinin pazaryerleri otlarla yeşillenir. Dağlardan bayırlardan toplanmış otlar kapış kapış satılır. Radika, turp otu, deniz börülcesi,hardal otu, cibes (karnabaharın ilk filizlerine verilen ad) ve daha niceleri... Otlar temizlenir, kaynar haldeki suya batırılır, yumuşadıklarında bir tabağa alınırlar. Üzerine bol limon ve sızma zeytinyağı gezdirilerek servis yapılır.
Otlar sadece salata ya da meze olarak yenmez yemekleri de yapılır. Özellikle; Arapsaçı, ebegümeci, kuzu etiyle pişirilen şevket-i bostan, sarmaşık ve ısırgan... Otlardan bahsetmişken Karaburun’un ünlü enginarını da unutmamak gerekir...
İzmirlilerin tükettiği çok çeşitli otlarla yapılan türlü türlü yemekler İzmir mutfak kültürünü zenginleştiren en önemli unsurlardır. Sebzeler, otlar İzmirlilerin vazgeçilmezidir.
İzmir Mutfağı denince akla balık gelmezse olmaz. İzmir'in dillere destan balığı, çipuradır. Akdeniz ve Ege'de yaygın biçimde yaşayan, sırtı koyu mavi, yanları gümüş renginde, eti çok lezzetli bu balık artık çiftliklerde bol miktarda üretilmektedir. Çipuranın yanı sıra Karaburun Kefali, levrek, lüfer, lagos, dil balığı, akya, midye dolması, kalamar, ahtapot, İzmir'in meşhur balık ve deniz ürünlerindendir. İzmir’de “Sütlü Balık” ve “Tuzda Balık” yemek de bir ayrıcalıktır.
İzmir'de deniz ürünleri restoranlarının klasiği; Balık, balığın yanına çeşitli yöre otları ile üzerine halis zeytinyağı gezdirilmiş birkaç meze kabağı ve bir çoban salatası….
İzmir Mutfağından bahsedip de köftelerden bahsetmemek olmaz. İzmir’de köfte çeşitleri, ot çeşitleriyle yarışır. İzmir Köftesi, İzmirlilerin İzmir dışında da, her yerde yedikleri bir yemektir. Tire köftesi, tabağın dibine yoğurt döşenerek servis edilir, üzerine de kızdırılmış tereyağı gezdirilir. Ödemiş köftesi, kızartılmış ekmek üzerine konularak, yanında ızgara domates ve yeşilbiberle sunulur. Bergama’nın “kasap köftesi” ise ekmek içi yerine un ve kimyonla yoğrulup, kömür ateşinde pişirilir. Bergama’da arasta civarındaki köfteciler damakta enfes tatlar bırakan bu geleneksel köfteyi hala sunarlar.
İzmir denince akla ilk gelenlerden biri de “Boyoz”dur. İzmir’e gelen Musevilerden kalma bir börek olan boyoz, İzmir dışında hiçbir şehirde ticari olarak piyasaya sunulmadığından İzmir’in böreği olmuştur. Fırında piştiği için kabukları hafifçe kahverengine dönüşmüş yumurta ile çay eşliğinde sabah kahvaltısı olarak yenilen boyozun tadına doyulmaz! Sabah kahvaltısının diğer bir seçeneği ise İzmir Tulum Peyniri ve diğer kentlerde simit olarak bilinen “Gevrek”tir.
Yine İzmir’le özdeşleşen diğer bir lezzet ise ünlü “İzmir Lokması”dır. Mayalı hamur, küçük toplar halinde kızgın yağa atıp, çıkarılır. Daha sonra kevgirle soğuk şuruba atılır. Şerbeti süzülen lokmalar üzerine tarçın serpilerek servis yapılır.
İzmir’in her bir ilçesinde burada sayamadığımız pek çok yöresel tat ve ürünler bulunur… Merkezinde ise özellikle Kemeraltı bölgesinde, Alsancak ve Basmane semtlerinde halen geleneksel tarihi dokusu ve değeri olan, kuşaktan kuşağa devam eden İzmir’e özgü lezzetlerin bulunabileceği lokantaları ve diğer yeme-içme noktalarını da keşfetmek mümkün…
İşte tüm bu özellikleriyle İzmir farklı kültürlere ilgi duyan ve eşsiz deneyimler arayan turistlerin tercih edeceği en gözde gastronomi merkezlerinden birisidir.